Muhammes Genel Özellikleri
Muhammes Genel Özellikleri
• Muhammes “beşli” demektir. Arapça “hamse” (beş) kökünden türemiştir.
• Beşer dizelik bentlerle kurulan bir nazım biçimidir.
• Genellikle 5-8 bent arasında yazılmıştır; ancak 13 bende kadar uzayan muhammesler de vardır.
• Uyak düzeni aaaaa/bbbba/cccca… biçimindedir.
• Her konuda muhammes yazıldığı gibi muhammes biçimiyle şarkılar da yazılmıştır.
• Muhammesin, tahmis (bir şairin gazelinin her beytinin üstüne bir başka şairin üçer dize eklemesiyle oluşturulan muhammes), taştır (bir şairin gazelinin her beytinde, iki dizenin arasına bir başka şairlerin üçer dize eklemesiyle oluşturulan muhammes) ve tardiye (ilk bendinin son dizesi, diğer dizeleriyle uyaklı olmayan muhammes) diye türleri vardır.
Muhammes Örnekleri
Muhammes-i müzdevi
aaaaa / bbbba / cccca
(Örnek 1)
Ten bozuldu eşk-i çeşm-i hûn-feşânumdan menüm
Köydi can gönlümdeki sûz-ı nihânumdan menüm
Tâ eser var cism ü cân-ı nâtüvânumdan menüm
Gâm kem etmez göz ü gönlüm cism ü canumdan menüm
Bu başumdan savulup ol gitse yanumdan menüm.
Meyl-i vasi eğmiş kadümi çeng-i bezm-i yâr tek
Reglerüm sızlar el ursam çeng üzre târ tek
Çeng ne mümkin kim ide zârlıg men zâr tek
Bes ki memlûyem hevâ-yı aşka mûsikâr tek
Min figân her dem çıkar her üstühânumdan menüm.
Ey hayâlün halveti nakd-ı revânum mahzeni
Gözyaşı olur revân her dem hayâl itsem seni
Lutf umup senden ser-i kuyunda tutdum meskeni
Gel gözüm nûru Fuzulî tek çok ağlatma meni
İncimez mi hâtırun munca figânımdan menüm.
(Fuzûlî)
Muhammes-i mütekerrir
aaaaa / bbbba / cccca
(Örnek 2)
Şâdmân olsun ki sultan oglı sultândur gelen
Bahr u berrün pâdişâhı Al-i Osmândur gelen
Nâlb-i şer-i Muhammed zıll-ı Yezdândur gelen
Şark u garbı seyr iden hurşîd-i rahşândur gelen
Alemün sâhibkırânı Hân Süleymândur gelen
Bir kemîne bendesini Mısra sultân eyleyen
Kerbelâ seyrini her dervişe âsân eyleyen
Sâyeveş düşmenlerin hâk ile yeksan eyleyen
Dembedem bağnn Kızılbaşun kızıl kan eyleyen
Âlemün sâhibkırânı Hân Süleymândur gelen
Sâhib-i seyf ü kalem şâh-ı ulu’l-elbâb olan
Âlemi feth eylemekde mihr-i âlem-tâb olan
Evliyâullah içinde zübde-i aktâb olan
Rûy-ı ma’nâda bugün ser-leşker-i ashâb olan
Alemün sâhibkırânı Hân Süleymândur gelen
(Yahya Bey)
Tardiyye kafiyeli
aaaaa / bbbaa / cccaa
(Örnek 3)
Son iki mısrası nakarat olan muhammeslere edebiyatımızda çok az rastlanmıştır.
Bu kafiye şekilleri dışında, daha çok Tanzimattan sonra görülen değişik kafiye düzenlerinde:
“aaaaa / b b b a a / c c c a “ kafiyeli,
“aaaav / b b b b v / ccccv” tardiyye kafiyeli ya da murabbâlarda da olduğu gibi “aaaaa bbbbb ccccc” şeklinde de her bendi ayrı kafiyeli muhammesler de yazılmıştır.
aaaaa / bbbaa / cccaa
Eyler ise sana bu çarh-ı felek gaddarlık
Kuşanup gaddâreni göster ana cebbârlık
Hatm olupdur mushaf-ı hüsnünde meh-ruhsârlık
Pâdişehlerde müsellemdür sana hünkârlık
Gelmedi mislün cihâna feyz olaldan varlık.
Kullanın saf saf turup şol dem ki şöhret göstere
Atılup top u tufeng eflaka lıcybet göstere
Erlik oldur bekleye yirin şecâ’at göstere
Pâdişehlerde müsellemdür sana hünkârlık
Gelmedi mislün cihâna feyz olaldan varlık.
Bir nefesde cem-i küffârı perîşân eyledün
Ceng-i tâbûrun selâtin içre destân eyledün
Rûhını Sultan Murâdun şâd u handân eyledün
Pâdişehlerde müsellemdür sana hünkârlık
Gelmedi misliin cihâna feyz olaldan varlık.
(Nev’i)
Bir muhammes örneği:
Yâ Rabbi hasret ile benim alma cânımı
Bir dahi görerim neh-i nâ-mihribânımı
Cânânımı cefâ kılıcı nev-civânımı
Şâhin bakışlı yârımı rûh-ı revânımı
Sultanımı efendimi şâh-ı cihânımı
Ben nice medh idem ki cemâlini el bilir
Gün gibi bî-nazır bilir bî-bedel bilir
Bu izzette bu devlete gayet mahal bilir
Yahya alelhusus ziyâde güzel bilir
Sultanımı efendimi şâh-ı cihânımı
Taşlıcalı Yahya
ŞEVKİ YOK
Gül hazin, sünbül perişan… Bağzânn şevki yok;
Derdnâk olmuş hezâr-ı nağmekârın şevki yok;
Başka bir hâlede çağlar, cûybârın şevki yok;
Ah eder, inler nesim-i bi-karârın şevki yok;
Geldi ammâ neyleyim, sensiz bahârın şevki yok.
Farkı yoktur güyeden rûy-ı çemende jâlenin,
Hun-ı hasretle dolar câm-ı safâsı lâlenin
Meh bile zucretle âgûşunda ağlar hâlenin,
Gönlüme te ’siri olmaz âteş-i seyyâlenin…
Geldi ammâ neyleyim sensiz bahârın şevki yok.
Rüya verdikçe peyâm_ı hasretin her bir sehâb
Câna geldikçe temâşâı-yı ufukdan pîç ü tâb
İhtizâz eyler çemen, izhâr eder bin ıztırâb
Hem tabiat miınfail hecrinle hem gönlüm harâb
Geldi ammâ neyleyim sensiz bahârın şevki yok.
Recaizade Mahmut Ekrem